Yaşamımızın bir parçası olan stres hissedilmesi doğal ve normal bir duygu. Ancak hissedilen stres duygusunun yoğunluğu ve süresi büyük önem taşıyor. Duygusal tükenmişliği, kişinin yaşamının herhangi bir alanındaki yoğun stresin neden olduğu ve psikolojik iyi oluşu üzerinde bozucu bir etkiye neden olan bir kavram olarak tanımlayan Uzm. Psikolog Müge Leblebicioğlu, “Duygusal tükenmişliğin nedenleri söz konusu olduğunda temel olarak akıllara iş hayatındaki problemler getirilse de onun dışında duygusal tükenmişliğe neden olan pek çok farklı faktör bulunuyor. Aile ve partner ilişkisindeki sorunlar, sağlık sorunları, ekonomik, iş hayatındaki dengesizlikler, sürekli ve hızlı değişen yaşam koşulları, kayıplar, kişinin baş etme mekanizmalarının zayıf olması, sürekli baskı altında hissetmek mükemmeliyetçi beklentiler ve aşırı sorumluk algısı duygusal tükenmişliğe neden olan faktörler arasında sıralanabilir” dedi.
Ne yazık ki kişiler duygusal tükenmişlik yaşadıklarını fark edemiyor ya da geç fark edebiliyorlar. Farkına varılsa da destek alma konusunda kişiler daha az adım atabiliyorlar. Bunun temel sebeplerinden biri ve en önemlileri duygusal tükenmişliğin anksiyete ya da depresyon benzeri ruhsal hastalıklar kadar önemsenmemesi, problemleri çok fazla büyüttüklerine dair manipüle ediliyor olmaları ya da duygusal tükenmişliği normalleştiriyor olmaları olabilir. Ne yazık ki genellikle duygusal tükenmişliğin son aşamalarında yani kayıplar arttıkça kişiler destek için terapiye başvurabiliyorlar. Hâlbuki duygusal tükenmişlik profesyonel yardım gerektiren bir durumdur. Psikoterapi özellikle kişinin stresini yönetebilmesi için baş etme mekanizmalarını gelişte bilmesine yardımcı olabiliyor. Uzm. Psikolog Müge Leblebicioğlu
BELİRTİLERİ NELERDİR?
Duygusal tükenmişlik yaşayan kişilerde sürekli yorgun ve enerjisiz hissetme halinin olduğunu söyleyen Uzm. Psikolog Müge Leblebicioğlu, “İştah ve uykuda işlevsel olmayan değişimler yaşanır, kalp çarpıntısı ve nefes darlığı gibi fiziksel semptomlar gözlenir, özel yaşama ya da iş yaşamına karşı ilgisizlik ya da isteksizlik başlar, kişi kendisini değersiz, yetersiz hisseder ve kontrol etmekte güçlük yaşadığı kaygı duygusu başlar. İş hayatı gibi günlük işlevsellikte düşüşler yaşanır. Kişi kendisini sosyal ortamlardan izole etmek isteyebilir” diye konuştu.
BAŞA ÇIKABİLMEK İÇİN NELER YAPALABİLİRİZ?
1.YAŞADIKLARININ FARK ETMEK
Kendinize, “Ne yaşıyorum? Hangi duyguları en çok hangi olay durum ya da kişilerin yanında hissediyorum?’’ gibi sorulara cevap bularak belirtilerinizi tanımlayabilirsiniz.
2.SOSYAL DESTEK KAYNAKLARI
Aile ve arkadaş gibi sosyal destek sistemleriyle iletişim halinde olmak, duyguları paylaşmak ve gerekli görülen durumlarda onlardan destek almak oldukça önemli.
3.DEĞİŞİM İÇİN HAREKETE GEÇMEK
Probleme neden olan kaynağı belirledikten sonra değişim için harekete geçecek adımlar atmak önemli. Örneğin, bu durum romantik ilişkideki bir duygusal tükenmişlik ise partnerinize bunu ifade etmek, çözüm önerilerini konuşmak, uzman desteği almak ya da ilişkiyi sonlandırabiliyor olmak atılacak adımlara örnek olarak verilebilir.
4.İŞ VE ÖZEL HAYAT DENGESİNİ SAĞLAYIN
Yeterlilik (iş hayatı, sorumluluklar) ve keyif (aktivite, hobiler) alanlarınız arasında denge sağlamak duygusal tükenmişlik üzerinde koruyucu bir rol oynayacaktır.
5.DÜZENLİ SPOR VE DENGELİ BESLENME
Ruh ve beden bütündür. Duyguların değişmesi için çoğu zaman davranış değişikliğinde bulunmak kişiyi iyi hissettirebilir. Duygusal tükenmişlik yaşayan kişilerde daha az istek ve hareketsizlik kişilerin tükenmişliği daha yoğun yaşamalarına neden olabilmektedir.
6.GEVŞEME EGZERSİZLERİ
Stres düzeyini azaltacak nefes egzersizi, meditasyon ve aşamalı kas gevşetme gibi tekniklerden faydalanın.
7.PROFESYONEL DESTEK ALIN
Bazen yorulabilir olduğunuzdan daha güçsüz hissedebilirsiniz. Bazı duygularla baş etmek normalden daha zor gelebilir. Bu son derece normal ve doğal bir durumdur. Destek almak herkes kadar bu süreçte sizin de hakkınız. Hissettiğiniz duyguları küçümsemeyin ruh sağlığınızı önemseyin ve destek almaktan çekinmeyin.